Son iki yılda, acılı bal tüketici ilgisinde %53'lük bir artış gözlemlendi*. Tatlı + acı trendi yakın zamanda bitecek gibi görünmüyor.

Birçok kişi için sokak yiyecekleri bir kültürün otantik tatlarını temsil eder. Bu tat eşleştirmeleri, yeni tatlar denemek isteyip çok da macera aramayanlar için çok daha erişilebilir olacaktır. İlham kaynağı ararken baharat karışımları ve popüler atıştırmalıklar harika bir başlangıç noktası olabilir. Örneğin, Meksika'ya özgü popüler bir baharat karışımı/çeşni olan Tajín Clásico, çeşitli tatlı ve tuzlu meyvelere eklenir. Mısır, meyve ve hatta kokteyllerde bile kullanılır. "Bir tür baharatlı tuz" olarak adlandırılan Tajin, hafif acı biberler, tuz ve limonu bir araya getirir. Mangonada ile tatları benzerdir: mango ve chamoy ile tatlandırılır, üzerine biber ve tuz serpilir. Mangonada, tatlı, baharatlı, ekşi ve tuzlu lezzetleri tek bir ısırıkta sunar. Ya da Hindistan'a özgü bir baharat karışımı olan chaat masalaya bakabilirsiniz; bu karışım kurutulmuş mango tozu, kimyon, zencefil, karabiber ve diğer baharatlardan oluşur. Bu kombinasyonları zaten kokteyllerde ve tuzlu atıştırmalıklarda görüyoruz; bu trende öncülük etmek ve menünüze eğlenceli, global sokak yiyecekleri etkileri eklemek için nasıl bir yol izleyebileceğinizi keşfetmeye başlayın.

Eğer klasik tatlar müşterilerinizin tarzı ise, neden favori ürünlerinin "sokak yiyeceği" versiyonlarını sunmayasınız? 

Taşınabilir, tek kişilik bir tatlı, müşterilere boyut olarak büyük bir ürüne bağlı kalmadan yeni bir tat deneme imkânı ve hareket halindeyken keyifli bir atıştırmalık deneyimi sunar. Chef Ryan Stevenson's Ruby Street Tacos’unda da gördüğümüz gibi, taco kabuğunun içinde meyve, mousse ve diğer bileşenlerle doldurulduğu bir tuile ile sunabilirsiniz. Bunun gibi eğlenceli ürünler, yaratıcılığınız için boş bir tuval gibidir ve sosyal medyada harika görünecektir.

"Yenilikçi Nostalji" kavramına bakmanın bir yolu da klasik tatlar ile yeni ürünler yaratması fikridir. Müşteriler, tanıdık olanın rahatlığını yeni tatlar ve kavramlarla birleştiren ürünler arar. Yenilikçi yaklaşımlar, yeni tatlar denemek isteyen müşterilerinize aynı zamanda çocukluklarından gelen ve keyif aldıkları bir deneyim sunar. Matcha marshmallowlu s'mores, vegan brownieler ve kahve içeceklerinden ilham alan cupcakeler gibi yenilikler düşünün. Bu konsept, şeflere ve fırıncılara yerel ürünleri keşfetme fırsatı verir, böylece lezzetler evlerine yakın kalırken benzersiz bir deneyim arayanlara yeni bir öğe eklenmiş olur.
Bu konsept şeflere ve fırıncılara lokal ürünleri keşfetmek gibi mükemmel bir fırsat sunarken, yeni tatlar deneyimlemek isteyip bildiğinden de çok şaşmak istemeyen müşterilerinize de eşsiz bir deneyim verecektir.

Bu hala bir trend olarak kabul edilebilir mi? Ekonomik stres dönemlerinde müşterilerin tasarruf etmek adına sorumlu kaynak kullanımı ve üretim gereksinimlerini azalttıkları doğru olsa da insana ve gezegene saygılı malzemeler her zaman işgücü ve çevresel kaygıları göz ardı edenlere tercih edilecektir.

Şimdi bu hareketi yönlendiren bazı anahtar kelimelere (bazıları yeni, bazıları değil) bakalım:

• Şeffaflık
• Bilinçli tüketim
• Güven ve ustalık
• Toprak sağlığı
• Rejeneratif tarım
• Sıfır Atık

Dillere pelesenk olmuş bu klişe kelimeleri bir kenara bırakırsak, gıda israfını azaltmaya yönelik bir bakış açısıyla, sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde tedarik edilen malzemelere odaklanılmaya devam ediliyor. Bu sizin işletmeniz için ne anlama geliyor? Aslında daha fazla seçenek anlamına geliyor! Beklediğiniz bu değildi, değil mi? Size bir ipucu: bu trendler bir üst seviyede dolandıktan sonra size (ve bize) ulaşıyor. Gıda üreticileri bir sonraki adımın ne olacağını yakından takip ediyor ve ürünlerini buna göre oluşturuyor ya da değiştiriyor. Müşterileriniz yeni bitki bazlı süt seçenekleri mi talep ediyor? Patates sütü için gözünüzü dört açın! Müşterilerinizin tarım uygulamalarıyla ilgili endişelerinde bir artış mı görüyorsunuz? Distribütörünüz zaten sürdürülebilir şekilde yetiştirilen ürünleri tedarik ediyor.

Her geçen gün büyüyen "fonksiyonel gıdalar" kategorisi, son derece dikkatli olmanızı gerektirebilecek bir kategoridir. Ürünleriniz hakkında sağlık iddialarında bulunmak başınızı büyük belaya sokabilir ve bundan kaçınmak sizin için en iyisidir. Ancak bu, en son “süper gıdanın” peşine düşmeyeceğiniz veya bir bileşenin sağlık halesinin ışıltısının tadını çıkaramayacağınız anlamına gelmez.

Örneğin, çiçekler ve botanikler kokteyllerden sakızlı vitaminlerde, alkolsüz içeceklerde, aklınıza gelebilecek her şeyde, büyük ölçüde bu bileşenlere atfedilen sağlık niteliklerinden dolayı popüler bir unsurdur. Mürver çiçeği bağışıklık sistemini güçlendirir mi, uykuya yardımcı olur mu, saçlarınızı parlak ve canlı yapar mı? Bunu söylemek size (ya da bize) düşmez, ancak lezzetli olduğunu, ravent ve çilek gibi bahar meyveleriyle iyi uyum sağladığını ve papatya, kuşburnu ve hibiskus gibi botanik bileşenlerle birlikte müşterilerinizin radarında olan bir bileşen olduğunu söyleyebiliriz. Sağlık bilincine sahip tüketiciler, sayısız bileşenin olası sağlık ve ruh halini iyileştirici özelliklerinin son derece farkında. Tek yapmanız gereken bunları kullanmak.